Akrep Sokması |
- GeZGiN
-
Konu yazarı
- Çevrimdışı
- Yönetici
-
Az
Çok
- İletiler: 102
- Size teşekkür edenler: 0
12 yıl 6 ay önce #5
Yazan: GeZGiN
Halk arasında sıkça duyulduğu gibi; "kuyruk boğumu ne kadar fazla ise zehir miktarı artar" inancı bilimsel değildir. Zira akreplerin kuyruğu söylendiği gibi 7, 8, ... 12, 13 boğumlu değil; 6 boğumlu (segmentli)dur. Zehir, akrebin "telson" denen kuyruğunun son boğumunda yer alan zehir bezlerinden üretilir ve iğneleyeceği zaman iki kasın yardımıyla dışarı verilir. Akrep sokmaları için literatürde kullanılan isim, "scorpionizm"dir. Scorpionizm, yurdumuzdaki akreplerden özellikle Buthidae üyelerinden kaynaklanır. Diğer akrep gruplarında (Euscorpiidae, Iuridae, Scorpionidae), önemli bir vakaya rastlanmamaktadır. Sokulan bölgede genelde kızarıklık, şişlik ve kısmi ağrı şeklinde sonlanır. Buthidae içinde ise en tehlikeli olabilecekler, Leiurus quinquestriatus ve Androctonus crassicauda'dır. Bunların dışında Batı, Orta ve Güney (Akdeniz) Anadolu'da en çok rastlanan Mesobuthus gibbosus ile Orta Anadolu ve daha doğuda kalan Anadolu kesiminde (Karadeniz kıyı kesimi hariç) sıkça rastlanan M. eupeus'un sokması sonucu zaman zaman ciddi semptomlar görülse de genelde ölüme sebebiyet vermemektedirler. Tehlikeli akrep sokmaları daha çok ABD'nin güneybatısı, Meksika, Güney Amerika'nın orta ve kuzey bölgeleri, Hindistan ve Ortadoğu ülkelerinde, yurdumuzda ise Güneydoğu Anadolu'da görülür. Dünya genelinde yılda yaklaşık 100000 akrep sokması görülmekte ve bunlardan 800 kadarı ölümle sonuçlanmaktadır. Ülkemizdeki vakaların sayısı için bir rakam vermek güçtür. Ancak bilhassa Güneydoğu'da yaptığımız çalışmalar sırasında sağlık ocakları ve halktan edinilen bilgiye göre; tamamına yakını kısmi ağrılar ve yaralar şeklinde olup, birkaç saatten bir güne varan sürelerdeki rahatsızlıklar ile sonuçlanmaktadır. Bazı türlerin sokması sonucu oluşan etki, arı sokmasından pek farklı değildir.
Akrep sokmalarında görülen semptomlar ve diğer alametler:
Akrep sokmalarının etkisi, akrebin türüne, boyuna, yaşına, cinsiyetine, saldırganlığına, mevsime, sokulan kişinin alerji hassasiyetine, yaşına, sokulan bölgenin hayati fonksiyonlara sahip organlara yakınlığına göre değişmektedir. Bilhassa kalp ve solunum rahatsızlıkları olan insanlar, akrep sokmalarından fazla etkilenmektedir. Aslında iğnenin sokulan organda bıraktığı deliğin derinliği de zehirlenmenin etkisini belli eder. Eğer iğne kemiğe denk gelmişse alttaki yumuşak dokulu kısımlara ulaşamadığından çok daha az etki bırakır. Bütün akrepler, nörotoksik (merkezi sinir sistemini etkileyen) bir zehire sahiptir. Ancak bazı ekzotik türler sitotoksik (hücreleri etkileyen) zehire sahiptir.
Akrep sokmalarında görülen semptomlar ve diğer alametler;
· Sokulan yerde 30 dakika veya biraz daha fazla süren çabuk ve şiddetli, yanma hissi uyandıran ağrı ve genelde gözle görülebilen sokulma işareti (iğne izi),
· Semptomlar, esas 30 dakika veya bazen 4-12 saat sonra görülmeye başlar ve takip eden 24 saat boyunca artarak kendini gösterir. Ağrı, belli bir bölgede olabileceği gibi, karındaki kramplar şeklinde başka bir yerde de oluşabilir.
· Yanma hissi ile genellikle el, ayak, yüz ve baş derisinde görülen iğnelenme, karıncalanma ve aşırı bir duyarlılık (paraesthesia),
· Giyecek birşeyler arama, yatağa girme isteği gibi deride aşırı duyarlılık ve sesten bile rahatsızlık (hyperaesthesia).
· Bacakları bükememe şeklinde kas koordinasyon bozukluğu veya yürürken sarhoş gibi davranma, istem dışı hareketler, titreme, halsizlik (ataxia),
· Bazı türlerde (Afrika'daki Parabuthus spp. gibi) nabzın 100-150'ye çıkması (tachycardia),
· Yeme ve yutma sorunları (dysphagia),
· Konuşma zorluğu (dysarthia),
· Başağrısı, kusma ve ishal (diarrhea),
· Hastanın göz kapaklarının bükülmesi, sarkması (ptosis),
· Bebeklerde hiperaktiflik ve sebepsiz yere ağlamalar,
· İdrar güçlüğü,
· Solunum güçlüğü ve buna bağlı ölüm.
Akrep sokmalarına karşı:
· Özellikle geceleri, akrep olabilecek yerlerde çıplak ayakla dolaşılmamalı, mümkünse ayağı iyi kapatacak şeyler giyilmeli,
· Akreplere çıplak elle dokunulmamalı,
· Kamp yaparken veya açık arazide yatarken; doğrudan zeminde yatılmamalı,
· Arazide çeşitli amaçlarla taş veya ağaç kütüğü vs. kaldırırken dikkatli olmak; taş altında olabilecek bir canlıyı araştıran araştırıcının (biyoloğun) taşı kendine doğru çevirmesi (karşıya doğru değil!) gerekir.
· Bölgenin akreplerinin yüksek zehirli veya pek zararsız olup olmadıklarını öğrenmekte de yarar vardır.
Zehirlenmelerde yapılması uygun olacak tedbirler:
· İlk olarak soğuk (buz vs.) uygulama yapılmalı.
· Hyperaesthesia durumunda ağrıyı hafifletmek için hastaya bir analjezik (Aspirin, Paracetamol) verilebilir ve hemen hastaneye sevketmeli,
· Kalp ve solunum fonksiyonları takip edilmeli,
· Sistemik semptom görülen hastalar ile bilhassa çocuklar ve yaşlılar 24-48 saat süreyle müşahade altında tutulmalı,
· Hareket edilmemeli ve yara temiz tutulmalı,
· Panzehir, sadece ciddi zehirlenme durumlarında tatbik edilmeli,
· Antihistamin ve steroidler sadece panzehire karşı alerjik tepkimeler görüldüğünde uygulanmalı,
· Anaphylactic tepkimeler daima takip edilmeli ve görülürse adrenalin uygulamalı,
· Ağrı ve krampları önlemek için damar içine (intravenöz) 10 cc 10% kalsiyum glukonat IV uygulanabilir. Ancak bu da sadece 20-30 dakika süreyle etkisini sürdürür.
· Enfeksiyonu önlemek için tetanoz iğnesi yapılabilir.
· Zehir gözlere temas edecek olursa; bol su veya süt vs. gibi bir sıvı ile yıkanmalıdır.
Yapılması yanlış olacak uygulamalar:
· Sokulan yeri bıçak vs. ile yarmak, kesmek, emmek, çeşitli merhemler sürmek gibi yöntemlere başvurulmamalı veya geleneksel yöntemler "kocakarı ilaçları vs." kullanılmamalı,
· Semptomların etkisini azaltmak için alkol kullanılmamalı,
· Kuvvetli bir zehirlenmeye bağlı herhangi bir semptom veya alamet yoksa, panzehir (antivenom) kullanılmamalı,
· Örümcek veya yılan panzehirleri kullanılmamalı,
· Fazla salya salgılamayı (daha çok Afrika'daki Parabuthus türlerinde görülür) önlemek için (başka alerjik durumlara sebep olmaması için) atropin tatbik edilmemeli,
· Morfin ve morfin benzeri acıyı azaltacak şeyler kullanılmamalı; zira bunlar nabzın artmasına ve solunum güçlüklerine sebep olabilir.
Akrep sokmalarında görülen semptomlar ve diğer alametler:
Akrep sokmalarının etkisi, akrebin türüne, boyuna, yaşına, cinsiyetine, saldırganlığına, mevsime, sokulan kişinin alerji hassasiyetine, yaşına, sokulan bölgenin hayati fonksiyonlara sahip organlara yakınlığına göre değişmektedir. Bilhassa kalp ve solunum rahatsızlıkları olan insanlar, akrep sokmalarından fazla etkilenmektedir. Aslında iğnenin sokulan organda bıraktığı deliğin derinliği de zehirlenmenin etkisini belli eder. Eğer iğne kemiğe denk gelmişse alttaki yumuşak dokulu kısımlara ulaşamadığından çok daha az etki bırakır. Bütün akrepler, nörotoksik (merkezi sinir sistemini etkileyen) bir zehire sahiptir. Ancak bazı ekzotik türler sitotoksik (hücreleri etkileyen) zehire sahiptir.
Akrep sokmalarında görülen semptomlar ve diğer alametler;
· Sokulan yerde 30 dakika veya biraz daha fazla süren çabuk ve şiddetli, yanma hissi uyandıran ağrı ve genelde gözle görülebilen sokulma işareti (iğne izi),
· Semptomlar, esas 30 dakika veya bazen 4-12 saat sonra görülmeye başlar ve takip eden 24 saat boyunca artarak kendini gösterir. Ağrı, belli bir bölgede olabileceği gibi, karındaki kramplar şeklinde başka bir yerde de oluşabilir.
· Yanma hissi ile genellikle el, ayak, yüz ve baş derisinde görülen iğnelenme, karıncalanma ve aşırı bir duyarlılık (paraesthesia),
· Giyecek birşeyler arama, yatağa girme isteği gibi deride aşırı duyarlılık ve sesten bile rahatsızlık (hyperaesthesia).
· Bacakları bükememe şeklinde kas koordinasyon bozukluğu veya yürürken sarhoş gibi davranma, istem dışı hareketler, titreme, halsizlik (ataxia),
· Bazı türlerde (Afrika'daki Parabuthus spp. gibi) nabzın 100-150'ye çıkması (tachycardia),
· Yeme ve yutma sorunları (dysphagia),
· Konuşma zorluğu (dysarthia),
· Başağrısı, kusma ve ishal (diarrhea),
· Hastanın göz kapaklarının bükülmesi, sarkması (ptosis),
· Bebeklerde hiperaktiflik ve sebepsiz yere ağlamalar,
· İdrar güçlüğü,
· Solunum güçlüğü ve buna bağlı ölüm.
Akrep sokmalarına karşı:
· Özellikle geceleri, akrep olabilecek yerlerde çıplak ayakla dolaşılmamalı, mümkünse ayağı iyi kapatacak şeyler giyilmeli,
· Akreplere çıplak elle dokunulmamalı,
· Kamp yaparken veya açık arazide yatarken; doğrudan zeminde yatılmamalı,
· Arazide çeşitli amaçlarla taş veya ağaç kütüğü vs. kaldırırken dikkatli olmak; taş altında olabilecek bir canlıyı araştıran araştırıcının (biyoloğun) taşı kendine doğru çevirmesi (karşıya doğru değil!) gerekir.
· Bölgenin akreplerinin yüksek zehirli veya pek zararsız olup olmadıklarını öğrenmekte de yarar vardır.
Zehirlenmelerde yapılması uygun olacak tedbirler:
· İlk olarak soğuk (buz vs.) uygulama yapılmalı.
· Hyperaesthesia durumunda ağrıyı hafifletmek için hastaya bir analjezik (Aspirin, Paracetamol) verilebilir ve hemen hastaneye sevketmeli,
· Kalp ve solunum fonksiyonları takip edilmeli,
· Sistemik semptom görülen hastalar ile bilhassa çocuklar ve yaşlılar 24-48 saat süreyle müşahade altında tutulmalı,
· Hareket edilmemeli ve yara temiz tutulmalı,
· Panzehir, sadece ciddi zehirlenme durumlarında tatbik edilmeli,
· Antihistamin ve steroidler sadece panzehire karşı alerjik tepkimeler görüldüğünde uygulanmalı,
· Anaphylactic tepkimeler daima takip edilmeli ve görülürse adrenalin uygulamalı,
· Ağrı ve krampları önlemek için damar içine (intravenöz) 10 cc 10% kalsiyum glukonat IV uygulanabilir. Ancak bu da sadece 20-30 dakika süreyle etkisini sürdürür.
· Enfeksiyonu önlemek için tetanoz iğnesi yapılabilir.
· Zehir gözlere temas edecek olursa; bol su veya süt vs. gibi bir sıvı ile yıkanmalıdır.
Yapılması yanlış olacak uygulamalar:
· Sokulan yeri bıçak vs. ile yarmak, kesmek, emmek, çeşitli merhemler sürmek gibi yöntemlere başvurulmamalı veya geleneksel yöntemler "kocakarı ilaçları vs." kullanılmamalı,
· Semptomların etkisini azaltmak için alkol kullanılmamalı,
· Kuvvetli bir zehirlenmeye bağlı herhangi bir semptom veya alamet yoksa, panzehir (antivenom) kullanılmamalı,
· Örümcek veya yılan panzehirleri kullanılmamalı,
· Fazla salya salgılamayı (daha çok Afrika'daki Parabuthus türlerinde görülür) önlemek için (başka alerjik durumlara sebep olmaması için) atropin tatbik edilmemeli,
· Morfin ve morfin benzeri acıyı azaltacak şeyler kullanılmamalı; zira bunlar nabzın artmasına ve solunum güçlüklerine sebep olabilir.
Lütfen sohbete katılmak için Giriş ya da Hesap açın.
Sayfa oluşturma süresi: 0.249 saniye